“‘Neresi bu Arjantin denen yer?’ dedi Fatma Zehra Hanım. ‘Güney Amerika’da bir yerdir, hanıme.’ ‘Fransa’dan da uzak mı?’ ‘Çok ama çok uzaktır em; dünyanın öbür ucu.’ ‘Ne işi varmış benim deli oğlanın orada?’”
Herkesin ailesinde vardır, Mehmet Halit Tüccarbaşıoğlu gibileri. Ya birilerinin dedesidir ya büyük dayısı ya da ailenin müsrif ve maceraperest bir bireyi. Saza gidecek kıyafet olmadığı için dükkân , sermayeyi gözü kapalı kediye yükleyenlerden... Nihavent Tango böyle bir “dede”nin romanı. İstanbul’dan Arjantin’e giden, sadece iyi değil, tam olarak istediği gibi yaşayan Mehmet Halit Tüccarbaşıoğlu’nun sergüzeşti.